Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Synonymes
Phrases
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Turc - Anglais
Historique
(bir şeye) sokmak
Sens de
"(bir şeye) sokmak"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 4 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
Phrasals
1
Phrasals
(bir şeye) sokmak
draw into (something)
v.
2
Phrasals
(bir şeye) sokmak
draw in (something)
v.
3
Phrasals
(bir şeye) sokmak
ram into (something)
v.
4
Phrasals
(bir şeye) sokmak
thrust up through (something)
v.
Sens de
"(bir şeye) sokmak"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 110 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
daha önemli bir şeye sokmak
hedge [obsolete]
v.
Phrasals
2
Phrasals
(bir şeye) elini sokmak
dig into (something)
v.
3
Phrasals
(bir şeye) elini sokmak
dig in (something)
v.
4
Phrasals
(birini/bir şeyi bir yere/bir şeye) sokmak
get into (someone or something)
v.
5
Phrasals
bir şeye burnunu sokmak
impinge upon something
v.
6
Phrasals
bir şeye burnunu sokmak
impinge on something
v.
7
Phrasals
(birine/bir şeye) sokmak
prod into (someone or something)
v.
8
Phrasals
(birini/bir şeyi bir şeye veya yere) sokmak
prod into (someone or something)
v.
9
Phrasals
(bir şeye/yere) sokmak
stick into (something)
v.
10
Phrasals
(birini) sıkış tıkış (bir yere/şeye) sokmak
stuff into (something)
v.
11
Phrasals
(birine/bir şeye) burnunu sokmak
nose in on (someone or something)
v.
12
Phrasals
birine/bir şeye bir şey sokmak
sink something in (to) someone or something
v.
13
Phrasals
birine/bir şeye bir şey sokmak
sink something in
v.
14
Phrasals
kaydırıp (bir şeye/yere) sokmak
slide into (something)
v.
15
Phrasals
kaydırarak (bir şeye/yere) sokmak
slide into (something)
v.
16
Phrasals
sürükleyerek (bir şeye/yere) sokmak
slide into (something)
v.
17
Phrasals
kolayca (bir şeye/yere) sokmak
slide into (something)
v.
18
Phrasals
rahatça ittirip (bir yere/şeye) sokmak
slide into (something)
v.
19
Phrasals
(birini/bir şeyi bir şeye) sokmak
submerge (someone or something) in (something)
v.
20
Phrasals
(bir şeye) burnunu sokmak
pry into (something)
v.
21
Phrasals
gizli (bir şeye/yere) koymak/sokmak
tuck into (something)
v.
22
Phrasals
(birini/bir şeyi bir şeye/yere) zorla sokmak
wrestle (someone or something) into (something)
v.
23
Phrasals
bir şeyi bir şeye zorla sokmak
wrestle something into something
v.
24
Phrasals
bir şeyi ite kaka bir şeye sokmak
wrestle something into something
v.
25
Phrasals
(birini/bir şeyi) zorla (bir şeye/yere) sokmak
yank (someone or something) into (something or some place)
v.
26
Phrasals
(birini/bir şeyi) ite kaka (bir şeye/yere) sokmak
yank (someone or something) into (something or some place)
v.
27
Phrasals
bir şeyi (birine/bir şeye) itmek/sokmak
poke into (someone or something)
v.
28
Phrasals
bir şeyi bir şeye sokmak
poke something into something
v.
29
Phrasals
bir şeyi bir şeye sokmak
poke something in
v.
30
Phrasals
(bir şeyi) bir şeye batırmak/sokmak
punch into (something)
v.
31
Phrasals
bir şeyi bir şeye batırmak/sokmak
punch something into something
v.
32
Phrasals
(birine/bir şeye) bir şey sokmak
stick through (someone or something)
v.
33
Phrasals
(bir şeye) zorla sokmak
work into (something)
v.
34
Phrasals
(bir şeye) zorlama olarak sokmak
work into (something)
v.
35
Phrasals
zıplatarak (bir şeye) sokmak
bounce into (something)
v.
36
Phrasals
sektirerek (bir şeye) sokmak
bounce into (something)
v.
37
Phrasals
sektirip/zıplatıp (bir şeye) sokmak
bounce into (something)
v.
38
Phrasals
bir şeyi bir şeye vurarak/çakarak sokmak
hammer something into something
v.
39
Phrasals
bir şeyi bir şeye vurarak/çakarak sokmak
pound something into something
v.
40
Phrasals
bir şeyi bir şeye vurarak/çakarak sokmak
hammer something in
v.
41
Phrasals
bir şeyi bir şeye vurarak/çakarak sokmak
pound something in
v.
42
Phrasals
(bir şeye/duruma) sokmak
run into (something)
v.
43
Phrasals
(birini/bir hayvanı) korkutarak bir şeye/yere sokmak
frighten someone (or an animal) into something
v.
44
Phrasals
(birini/bir hayvanı) korkutarak bir şeye/yere sokmak
frighten someone or an animal in
v.
45
Phrasals
(birine/bir şeye) burnunu sokmak
butt in (on someone or something)
v.
46
Phrasals
(bir şeye) burnunu sokmak
butt into (something)
v.
47
Phrasals
birini/bir şeyi bir şeye ite kaka sokmak
crowd someone or something into something
v.
48
Phrasals
birini/bir şeyi bir şeye ite kaka sokmak
crowd someone or something in something
v.
49
Phrasals
birini/bir şeyi bir şeye ite kaka sokmak
crowd someone or something in
v.
50
Phrasals
bir şeyi bir şeye sokmak
dig something into something
v.
51
Phrasals
bir şeyi bir şeye sokmak
dig something in
v.
52
Phrasals
birini/bir şeyi bir şeye sokmak
draw someone or something into something
v.
53
Phrasals
birini/bir şeyi bir şeye sokmak
draw someone or something in
v.
54
Phrasals
bir şeyi bir şeye sokmak
drive something into something
v.
55
Phrasals
bir aracı bir şeye/yere sokmak
drive something into something
v.
56
Phrasals
bir şeyi güç kullanarak bir şeye sokmak
drive something into something
v.
57
Phrasals
bir şeyi bir şeye sokmak
drive something in
v.
58
Phrasals
bir aracı bir şeye/yere sokmak
drive something in
v.
59
Phrasals
bir şeyi güç kullanarak bir şeye sokmak
drive something in
v.
60
Phrasals
birini/bir şeyi bir şeye sokmak
embed someone or something in something
v.
61
Phrasals
(birini) bir şeye (konuya/tartışmaya) sokmak
embroil (one) in (something)
v.
62
Phrasals
(birini/bir şeyi bir şeye) karıştırmak/sokmak
entangle (someone or something) in (something)
v.
63
Phrasals
(birini/bir şeyi) zorla (bir şeye/yere) sokmak
force (someone or something) into (something)
v.
64
Phrasals
birini/bir şeyi bir şeye sokmak
get someone or something in something
v.
65
Phrasals
birini/bir şeyi bir şeye sokmak
get someone or something into something
v.
66
Phrasals
birini/bir şeyi bir şeye sokmak
get someone or something in
v.
67
Phrasals
bir şeyi bir şeye sokmak
get something into something
v.
68
Phrasals
bir şeyi bir şeye sokmak
get something in something
v.
69
Phrasals
(bir şeyi birinin kafasına/bir şeye) vura vura/zorla sokmak
hammer (something) into (someone or something)
v.
70
Phrasals
(bir şeye) burnunu sokmak
horn in on (something)
v.
71
Phrasals
(birini bir şeye) sokmak/katmak
include (one) in (something)
v.
72
Phrasals
(bir şeye bir şey) sokmak
instill (something) in (something)
v.
73
Phrasals
(bir şeye bir şey) sokmak
instill (something) into (something)
v.
74
Phrasals
(bir şeye) burnunu sokmak
interfere in (something)
v.
75
Phrasals
(bir şeye) burnunu sokmak
interfere with (something)
v.
76
Phrasals
(kendini bir şeye) sokmak/dahil etmek
introduce (oneself) into (something)
v.
77
Phrasals
(birine/bir şeye) burnunu sokmak
intrude upon (someone or something)
v.
78
Phrasals
(birine/bir şeye) burnunu sokmak
intrude on (someone or something)
v.
79
Phrasals
(bir şeye) burnunu sokmak
intrude into (something)
v.
80
Phrasals
(birine/bir şeye) laf çarpmak/sokmak
jab at (someone or something)
v.
81
Phrasals
bir şeyi (yukarıdaki) bir şeye itmek/sokmak
jam something up something
v.
82
Phrasals
(birine/bir şeye) çarpıp/vurup bir şeye sokmak
knock into (someone or something)
v.
83
Phrasals
bir şeyi kuvvetle atarak (başka bir şeye) sokmak
knock through (something)
v.
84
Phrasals
(birinin işine/bir şeye) burnunu sokmak
meddle with (someone or something)
v.
85
Phrasals
(bir şeye) burnunu sokmak
nose into (something)
v.
86
Phrasals
-i bir şeye batırmak/sokmak
punch into
v.
87
Phrasals
(birine/bir şeye) laf sokmak
score off (someone or something) [uk]
v.
88
Phrasals
(birine/bir şeye) sokmak/batırmak
sink into (someone or something)
v.
89
Phrasals
(birine/bir şeye) keskin bir şey sokmak
stab at (someone or something)
v.
90
Phrasals
(birini/bir şeyi bir şeye) sokmak
submerge (someone or something) under (something)
v.
91
Phrasals
(birine/bir şeye) sokmak
thrust through (someone or something)
v.
92
Phrasals
zorla (bir şeye/yere) sokmak
yank into
v.
93
Phrasals
ite kaka (bir şeye/yere) sokmak
yank into
v.
Phrases
94
Phrases
birini/bir şeyi çaktırmadan bir şeye sokmak
worm into
v.
Idioms
95
Idioms
(bir şeye) burnunu sokmak
get involved (in or with something)
v.
96
Idioms
burnunu bir şeye sokmak
poke your nose into something
v.
97
Idioms
burnunu bir şeye sokmak
stick your nose into something
v.
98
Idioms
(bir şeye) bununu sokmak
put (one's) nose in (something)
v.
99
Idioms
(bir şeye) bununu sokmak
put (one's) nose into (something)
v.
100
Idioms
(bir şeye) burnunu sokmak
put (one's) oar in (something)
v.
101
Idioms
(bir şeye) burnunu sokmak
put (one's) oar into (something)
v.
102
Idioms
(bir şeye) burnunu sokmak
put your oar in (something)
v.
103
Idioms
(bir şeye) burnunu sokmak
stick your oar in (something) [uk]
v.
104
Idioms
(bir şeye) burnunu sokmak
stick (one's) oar into (something) [uk]
v.
105
Idioms
(bir şeye) burnunu sokmak
stick (one's) oar in (something) [uk]
v.
106
Idioms
(birine/bir şeye) laf sokmak
take a dig at (someone or something)
v.
107
Idioms
(birine/bir şeye) laf sokmak
take a jab at (someone or something)
v.
108
Idioms
(bir şeye) burnunu sokmak
thrust (one's) nose in (something)
v.
109
Idioms
(bir şeye) burnunu sokmak
thrust (one's) nose into (something)
v.
Slang
110
Slang
(bir şeye) burnunu sokmak
chisel in on (something)
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (bir şeye) sokmak
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy